Ayette “insanların Rabbi” dedi, yani insanlara helal ve haram veya kanunu gösterendir. Allah (e.c.)’ın insanlar üzerine kanun koymakla ilgili egemenliğini gösteriyor “insanların meliki” deyince bütün insanlar Allah’ın mülküdür, onun mülküdür. Bunun manası kulları ve köleleridir. Bütün hareketleri onun emrine göre olur, “insanların ilahı” deyince insanlar sadece ona taparlar ve kulluk ederler. Sadece onu yüceltirler ve ona yönelirler. Kendilerini ona teslim ederler. Böylece müslüman olurlar. Onun şeriatına uyarlar. “İnsanların göğsünde vesvese yapanın şerrinden Allah’a sığınır.” Allah’ın emrine kılmış olduğu helal ve harama ve şeriatına uymamak için insanların kalplerinde vesvese girer. Derler ki, “Atatürk yüce adam” ve onun ilkelerine uyarlar ve halkı yüceltirler, halkın egemenliğine uyarlar, böylece demokrasiyi savunurlar. Bu şekilde Allah’a ait olan Rablik, maliklik ve ilahlık sıfatlarını direkt veya indirekt ret ederler. Hem de surede insanların Rabbi, meliki ve ilahı olarak vurgulayarak. Bunun yanısıra “Ey insanlar rabbınız, melikiniz ve ilahınız yalnız benim’' der. Bu ret bir kişiyi veya milleti Rab, melik ve ilah göstermekle ilgili kalplerine vesvese girmesin. Ve son olarak, Allah’a bütün insanlar ve cinlerden sığının. İnsanlara ve cinlere sığınmayın onlardan korkmayın sadece Allah’a sığının ve onun emrine uyun. Sadece Allah’tan yardım isteyin. Böylece, Allah’ın şeriatına, emirlerine, helal ve haramlarına insanlardan ve cinlerden korkmadan uyun ve bağlanın. Hem de Allah'ın (c.c.) rablığını, melikliğini ve ilahlığmı yayın ve bütün insanlar üzerine hakim kılın.
Halbuki bu kuran bize bizdeki duyguları terbiye edelim vede neslimise öğretelim diye geldi.
YanıtlaSil