2 Mayıs 2015 Cumartesi

İSLAM DEVLETİNİN KURULMASI KARŞISINDA DURAN ÖNEMLİ ENGELLER

1. Müslümanlar arası İslâm dışı fikirlerin yayılmasıdır. Batıdan gelen fikirler müslümanların zihinlerini çok etkiledi. Daha önce Yunan. Pers ve Hindistan felsefeleri etkilemişti. Batı fikirlerinden etkilenince tamamen kafaları allak bullak oldu ve İslâm'ın gerçeğinden çok uzaklaştılar.

2. Müslümanların İslâm'ı siyasî fikir olarak telakki etmemeleridir. Oysa ki laiklik fikri onları etkiledi. Müslümanlar, farketmeden İslâmî siyasetten uzaklaştılar. Teoriyle ve bilgiyle meşgul oldular. İnsanların işlerini İslâm'la yürütmek ve problemlerini çözmek için artık meşgul olmuyorlar.

3. Müslümanların İslâm'ın kaynaklarına dönmemeleri ve düşünmeden, araştırmadan belli kişilerin peşinden gitmeleridir. Fikrî liderlik yerine şahsî liderlik egemen oldu.

4. İslâm dünyasında sömürgeci kâfirler tarafından kurulu olan devletlerin eğitim, öğretim ve kültür programlarını sömürgecilerin çizdikleri plan ve esasa dayandırmalarıdır. Artık müslümanların müslüman çocukları kâfirlerin istedikleri gibi küfür fikirleriyle yetişir oldular.

5. Müslümanların hadaret ile medeniyet ve ilim (bilim) ile kültür arasındaki farkı idrak etmemelidir.

6. İslâm dünyasında küfrün uygulandığı ve küfür fikirleri, duyguları ve sistemlerin müslümanları etkilemesidir. Müslümanlar bu topluma uydular, ondan çok etkilendiler, yaşam tarzları ölçüleri ve duyguları buna göre oldu.

7. İslâm'ın sırf inanç, ibadet ve ahlâktan ibaret olarak müslümanların telakki etmeleridir. İslâm'ın yönetim, iktisat, maliyet ve dış siyasetle ilgili fikirlerini düşünmez ve bilmez oldular. İbadetini yapan ahlâklı müslüman bu konularla ilgili görevlere tayin edilirse, küfür ve kâfirlerden gelen kanunları büyük bir hırsla uygulamaya çalışır. Böylece müslüman küfür rejimlerini ayakta tutarlar ve meşru yaparlar.

8. İslâm'ın mevcut olan sorunları çözeceğine müslümanların güvenmemeleridir. Çünkü İslâm'ın, sorunları nasıl çözdüğünü düşünmüyorlar. Yalnız tevhid, ibadet ve ahlâkla ilgili fikirleri öğrenmeye ve anlatmaya yöneliyorlar.

9. laik kapitalist sistemin kanunları ve icraatları insanları etkileyip onları menfaatçı ve çıkarcı yaptı.

10. Demokrasi sistemi ve fikri uygulandığı için insanlar demokrat ve hürriyetçi oldular. Ümmette fikrî ve siyasî bir inkilabı yapmayı düşünmüyorlar. Diğerlerinin batıl fikirlerini ve mefhumlarını çürütüp onlara İslâm’ı benimsettirmeye de çalışmıyorlar.

11. Müslümanların İslâm fikirlerini tevil edip Batı fikirlerine uydurmaya çalışmalarıdır. Demokrasiyi şuraya, cumhuriyeti Hilâfete, laikliği mezheplerin ihtilafına benzetmek, uydurmak gibi. Artık İslâm fikirleri unutuldu, küfür fikirleri hakim oldu.

12. Müslümanların İslâm Hilâfet Devleti'nin kurulmasının önemini idrak etmemeleridir. Hilâfetin kurulmasının ölüm-kalım meselesi olduğunu hissetmez oldular.

13- İslâm'ın tekrar nasıl hakim olacağının metodunu bilmemeleridir. Başka metodlara başvurdular. Ya demokratik mücadele ya silahlı mücadele ya da vaaz, irşat, bilgi vermek gibi yollara daldılar, Resulullah'ın metodunu pek idrak etmediler.

14. Rejimlerin ezme politikası, müsülmanları korkutup rejimlerin müsaadesini bekler hale geldiler. Rejimlere dokunmaz oldular,hatta rejimleri intibak etmeya başladılar.


1 yorum:

  1. İSLAM DEVLETİNİN KURULMASI KARŞISINDA DURAN ÖNEMLİ ENGELLER
    1. Müslümanlar arası İslâm dışı fikirlerin yayılmasıdır. Batıdan gelen fikirler müslümanların zihinlerini çok etkiledi. Daha önce Yunan. Pers ve Hindistan felsefeleri etkilemişti. Batı fikirlerinden etkilenince tamamen kafaları allak bullak oldu ve İslâm'ın gerçeğinden çok uzaklaştılar.

    2. Müslümanların İslâm'ı siyasî fikir olarak telakki etmemeleridir. Oysa ki laiklik fikri onları etkiledi. Müslümanlar, farketmeden İslâmî siyasetten uzaklaştılar. Teoriyle ve bilgiyle meşgul oldular. İnsanların işlerini İslâm'la yürütmek ve problemlerini çözmek için artık meşgul olmuyorlar.

    3. Müslümanların İslâm'ın kaynaklarına dönmemeleri ve düşünmeden, araştırmadan belli kişilerin peşinden gitmeleridir. Fikrî liderlik yerine şahsî liderlik egemen oldu.

    4. İslâm dünyasında sömürgeci kâfirler tarafından kurulu olan devletlerin eğitim, öğretim ve kültür programlarını sömürgecilerin çizdikleri plan ve esasa dayandırmalarıdır. Artık müslümanların müslüman çocukları kâfirlerin istedikleri gibi küfür fikirleriyle yetişir oldular.

    5. Müslümanların hadaret ile medeniyet ve ilim (bilim) ile kültür arasındaki farkı idrak etmemelidir.

    6. İslâm dünyasında küfrün uygulandığı ve küfür fikirleri, duyguları ve sistemlerin müslümanları etkilemesidir. Müslümanlar bu topluma uydular, ondan çok etkilendiler, yaşam tarzları ölçüleri ve duyguları buna göre oldu.

    7. İslâm'ın sırf inanç, ibadet ve ahlâktan ibaret olarak müslümanların telakki etmeleridir. İslâm'ın yönetim, iktisat, maliyet ve dış siyasetle ilgili fikirlerini düşünmez ve bilmez oldular. İbadetini yapan ahlâklı müslüman bu konularla ilgili görevlere tayin edilirse, küfür ve kâfirlerden gelen kanunları büyük bir hırsla uygulamaya çalışır. Böylece müslüman küfür rejimlerini ayakta tutarlar ve meşru yaparlar.

    8. İslâm'ın mevcut olan sorunları çözeceğine müslümanların güvenmemeleridir. Çünkü İslâm'ın, sorunları nasıl çözdüğünü düşünmüyorlar. Yalnız tevhid, ibadet ve ahlâkla ilgili fikirleri öğrenmeye ve anlatmaya yöneliyorlar.

    9. laik kapitalist sistemin kanunları ve icraatları insanları etkileyip onları menfaatçı ve çıkarcı yaptı.

    10. Demokrasi sistemi ve fikri uygulandığı için insanlar demokrat ve hürriyetçi oldular. Ümmette fikrî ve siyasî bir inkilabı yapmayı düşünmüyorlar. Diğerlerinin batıl fikirlerini ve mefhumlarını çürütüp onlara İslâm’ı benimsettirmeye de çalışmıyorlar.

    11. Müslümanların İslâm fikirlerini tevil edip Batı fikirlerine uydurmaya çalışmalarıdır. Demokrasiyi şuraya, cumhuriyeti Hilâfete, laikliği mezheplerin ihtilafına benzetmek, uydurmak gibi. Artık İslâm fikirleri unutuldu, küfür fikirleri hakim oldu.

    12. Müslümanların İslâm Hilâfet Devleti'nin kurulmasının önemini idrak etmemeleridir. Hilâfetin kurulmasının ölüm-kalım meselesi olduğunu hissetmez oldular.

    13- İslâm'ın tekrar nasıl hakim olacağının metodunu bilmemeleridir. Başka metodlara başvurdular. Ya demokratik mücadele ya silahlı mücadele ya da vaaz, irşat, bilgi vermek gibi yollara daldılar, Resulullah'ın metodunu pek idrak etmediler.

    14. Rejimlerin ezme politikası, müsülmanları korkutup rejimlerin müsaadesini bekler hale geldiler. Rejimlere dokunmaz oldular,hatta rejimleri intibak etmeya başladılar.

    YanıtlaSil