9 Nisan 2015 Perşembe

MÜSLÜMANLARIN GENELİNDE İSLAMI ANLAMAKTA ÇEŞİTLİ ZAAFİYETLERİN OLMASIDIR...İSLAM DEVLETİ HİLAFETE GİDERKEN MESELELERİMİZ;1

Yaratilişimizin gayesi olan sadece Alemlerin Rabbı Allahu Teâlâ'ya kulluk yapmak, ancak İslâmî hayatı yaşamakla mümkün olur. Yani hayatın her sahasında Allah (c. c )' ın Resulü Hz.Muhammed 
(S. A . V) vasıtasıyla bize göndermiş olduğu emir, nehiy ve nizamlara göre yaşamak... İslâmî hayatı bir bütün olarak yaşamak ve, ancak İslâm Cemiyetinin olmasıyla mümkündür. Çünkü Allah(c.-c) insanı içtimaî(sosyal) bir varlık olarak yaratmıştır. Yani insan tek başına diğer insanlardan tamamen soyutlanarak ferdî bir yaşam değil de içtima-î bir yaşam .sürmektedir. Bu fıtrî özelliği gereği insan, içinde bulunduğu cemiyetin hayatını yaşamak zorunda kalır. Yani cemiyet hayatı insana tesir eder ve ona yön verir. Bundan dolayı müslümanların İslâm Cemiyetinde yaşamaları gerekir. İslâm Cemiyetine ; İslâmî fikir, mefhum, duygu, kanun ve nizamların insanların hayatına hakim olmasıyla oluşur. İslâmî fikir, mefhum, kanun ve nizamları hayata hakim kılacak olan İslam Devleti yani Hilâfet Devleti olmadan da İslâm Cemiyeti olmaz. 0 halde, Hilâfet Devletinin kurulması "olmazsa olmaz" cinsinden bir zaruret ve aynı zamanda tüm müslumanlar üzerine farzdır.

Ümmet içerisinde hu farz ve zaruriyeti idrak edip de gerekli çalışmayı yapmakta olan müslümanlar yok değil, elbetteki vardır. Fakat bu çalışmanın önüne binbir güçlük, zorluk, engel, sıkıntı çıkmaktadır. İşte hu güçlük zorluk ve sıkıntılardan birisi de günümüzde müslümanların genelinde İslâmî anlatmakta çeşitli
zaafiyetlerin olmasıdır. Bundan dolayıdır ki şimdi ortada
 çeşitli çeşitli islam anlayışları olmaktadır. 
 Bu durum ise müslümanlara ortak bir tavırda alıkoymaktadır.... İslâm anlayışındaki farklılık ortadan kalkmadıkça müslümanların ya da müslüman olarak ismilendirilen toplamların Allahu Teâlâ'nın Kitabı Keriminde vasıf ettiği "İslâm Ümmeti" olmaları ve "vahdeti sağlamaları muhaldir. Onun için İslâmî anlayışı kaynaklara inerek berrak bir şekilde ortaya koymak, ve zihinlerdeki çarpık İslâm anlayışlarını söküp atmak Hilâfet Devleti'ne giderken yapılması gereken en önemli işlerdendir. . . .
En önemli meselelerimizden birisi olan ; müslümanların genelilinde İslâmî anlamakta ortaya çıkan çeşitli zaafiyetlerin bir yönünün izahını burada değerli alim ve Dava adamı merhum Abdul Aziz el-Bedrî(r.a)'ın ifadelerinden aktarmaya çalışacağız....
İSLAM HER FERDIN TEMEI .' İHTİYAÇLARINI- KARŞILAYAN VE --------ONUN REFAHI İÇİN ÇALIŞAN BİR ' HAYAT NİZAMIDIR




s

çin bolluk verilir. Zira Kelâmullah ' da "dünya dan nasibini de unutma" denilmektedir.

Eğer ferd; temel ihtiyaçlarını karşılamaktan aciz, sıkıntı içinde ya da tabiî haklarından faydalanmaktan mahrum durumda ise; İslam Devleti'nin, İslâmî yol ile ona imkanlar sağlaması ve onu sıkıntıdan ve mahrumiyetten kurtarması vacip olur.

Bu yol şeri hükümlerdir. Bu şeri" hükümler, hayatında her asırda insanın önünde duran her müşkilatm ilacı, her problemin çözümüdür.. Bu şeri hükümler, insanın müşkillerinin vakıasını derin ve aydın bir idrakla idrak ettikten sonra İslam Naslarından alınan sahih bir istinbattır.(Naslardan şeri hükümler) çıkan neticelerdir. ) Bunlar dakik •bir şekilde Islâm Akidesinde kayna kaynaklanmaktadır. Aynı şekilde Allah'ın yaratmış olduğu insanın Fıtratıyla da (yaratılış Özellikleriyle de) tıpa tıp uygunluk içindedirler. ..

Burada zikredilen meselelerin İslâmî çözümlerinin insan hayatı için önemi ve değerinin açıklanması günümüzde bulanık bir duruma gelmistir. Bu, gördüğüm kadarı ile hakikatinin tanınması ve iç yüzünün bilinmesi, hakkında netsin kendisine meylettiği, zihni meşgul eden ve insanın rağbet ettiği bir mevzuudur. Bununla müslümanın imanı ve İslama güveni artar.. 0 zaman idrak eder ki, bu çözümler Dinimizin Hak Din, Nizamımızın ebedi ve Kendisiyle izzet bulduğumuz ve kendisine baylanmaktan iftihar ettiğimiz ideolojimizin acil ideoloji olduğu açığa çıkartmaktadırlar.

İslam öylesi bir şeydir ki; ümmetin kalkınmasını gerçekleştirir, refahının artmasını, istikrarının garanti altında olmasını sağlar.. Bu istikrar bütün bunlarla ebediyen kalır... Çünkü o insan olma vasfıyle sadece insan için gelmiştir. Çünkü o yarattığı her şeyi en iyi bilen Alemlerin Rabbı'nin sanatındandır. Çünkü o yerlerin ve göklerin ve onların içindekilerin yaratıcısının hükmüdür. Akl edenler için Allah'ın sanatı ve hükmü ne güzeldir.

İhtimaldir, hatta kesindir ki; bazı insanlar insanın hayattaki problemleri hakkında Islamı çözümleri garib bulacaklardır. Bunlar, o konulardaki cahiİliklerinden dolayı onları dehşete düşürecektir... Bunlar onlardan bazısının Islamın sat temiz, berrak hakikatlarından hâLi(boş) olan akıllarını tokuşturacaktır. Onlar zannediyorlar kİ,bu ve benzeri meselelere İslam çözüm getirmemiş-ve yol göstermemiştir.. Nitekim zannediyorlar ki; (onların bu zannı şüphesiz hatalıdır) Islâm sadece ibadet ve ahlâktır. işte onların zihnine bu şekli veren, ancak müslümanların ekserisini de kapsamına alann kötü İslâm anlayışıdır....

Bunun sebebi ise, İslam Alemine isabet eden karanlık dış. faktörlerdir. Bunlar Hicrî ikinci asırda başlayıp emperyalist kafirlerin İslâm Alemini hakimiyetleri altına almasına kadar  devam etti. Yunan, Fars
ve Hind felsefesi gibi, yabancı felsefelerin bazı müslüman alimler üzerine tesiri oldu. 0 zaman aralarında tamamen tenakuzlar olmasına rağmen onlar, İslam ile bu felsefeler arasında bir bağlantı kurmaya çalıştılar. Buradan Islâmla hiç bir bağlantısı olmayan mefhumlar çıkardılar. Aynı şekilde- nifak ve hususi amaçlarla Islama giren Islâmın ve müslümanların kindar ve iğrenç düşmanları tarafından ortaya konan maksatlı dalavereler, öldürücü zehirler, elem verici iftira ve saldırılar. . . .

Aynı şekilde batılı ve müşrikler tarafından yapılan iğrenç ve karanlık propaganda saldırıları .. . Onlar İslâm hakkında konuşurken ve islamın hükümlerini kötülerlerken, onun hakikatini belirsiz ya da değişik bir şekilde sunarken, art niyetsiz sadece ilmi araştırmalar adına konuştuklarını söylüyorlar. . . Bunun neticesinde İslam hakikatından başka bir şekilde sunuluyor. Ona çirkin yabancı bir giyişi giydirmeye çalışıyorlar.

Ta ki, insanlar hislerini yalanlasınlar,hâlis, temiz, berrak ve sâbi t İslâmî hakikatler ve her zaman ve mekanda geçerli olan hayat için Islâmın en sahih çözümleri, çareleri, faydaları, uygunluğu hakkında şüpheye düşsünler... Ve müslümanım diyenler içerisinde bazıları , şuur ve idrakten yoksun olarak kendilerine azılı düşmanları olan emperyalist kâfirlerin sözleriyle diyorlar ki ; "İslâm sedec' ibadet ve ah-


laktan ibadettir- İslâm hayalî bir felsefedir.. Ve İslâm hayat için ve bilhassa bu asır için uygun değildir..."

Geçen asırlarda İslâm Devletini idare eden yöneticiler tarafından İslâmın kötü tatbik edilmesi ve bu durum karşısında Ulemanın gafil kalması ile bu sakat anlayış ve bu büyük yalan iftira iyice kök saldı, yerleşti. Daha sonra da müslümanlarla İslâm arasındaki mesafe özellikle hüküm(idare) ve İktisadî yönden gittikçe arttı. Bunun için müslümanların ekserisinde İslâmın hakikati hakkındaki idrak ve onun fikirleri, çözüm yolları hakkındaki bilgi gittikçe zayıfladı...

Ben tamamen inanıyorum ki ; onlar İslâmın hakikatlerini ve hükümlerini idrak edince o garipseme, şaşkınlık gidecek ve bu çarpışma yok olacaktır. Bu meseleleri ve onların çözüm yollarını anlayacaklardır. Onun doğruluğuna ve hakikatına kanaat getireceklerdir. Bütün bunlar benim onlardan umduğumdur. Eğer onlar temiz akıl hak ve hakikat için sevgi sahibi kişiler iseler...

İslâmın hakikatini ve onun gerçeklerini idrak edenlere İslâm Ahkâmının berraklığını ve çözüm yollarının temizligini tanıyanlara ve İslâmın kullî ve cüzî yönlerini bilenlere gelince ; işte onlar batının ve Islâm düşmanlarinin propagandalarından etkilenmediler veya akılları onların iftiralarıyla lekelenmedi. Bu
iftiralar Haçlı Savaşlarından beri var olan İslama yönelik fikrî ve propaganda(misyoner) saldırılarıyla daha sonra aynı sebelerden dolayı varlığı devam eden siyasî ve iktisadî saldırılarla ortaya çıkmıştır.Bu Harçlı Harpleri Avnupalı ve İslâm düşmanları yanında temel bir fikre dayalı olarak var oldu. 0 fikir şu idi : Muhakak ki İslâmın Devletinin varlığıyla İslâm gerçek anlamda mevcud olup bayrağını kaldırarak Nizamını tatbik ettikçe ; onlar için ne istikrar ne de rahat vardır....
Netice olarak Allah'tan diliyorum ki, bu yazıyı müslümanlar, Kur'anın Bayrağı ve İslâmın gölgesi altında zahirdeki izzetlerine sağlıklı yaşamlarına ve hakiki saadetlerine dönmeleri için İslâm Davetini taşımalarına açıkça itici bir vesile kılsın. Ki müslümanlar insanlar için çıkarılmış hakiki anlamda "Hayırlı bir ümmet" olsunlar ve dünyadaki bütün ümmetler arasındaki liderlik mevkiine tekrar dönsünler...

"De ki;'çalışın, çünkü yaptıklarınızı Allah da Resul de, mü’minler de görecektir. Hepiniz, mutlaka gaybı ve hazırı bilenin (Allah'ın) huzuruna çevrileceksiniz ve o zaman ne yapmış olduğunuzu 0 size haber verecektir.(Tevbe 105)

MÜSLÜMANLARIN GENELİNDE İSLAMI ANLAMAKTA ÇEŞİTLİ ZAAFİYETLERİN OLMASIDIR...İSLAM DEVLETİ HİLAFETE GİDERKEN MESELELERİMİZ;2

2 yorum:

  1. Netice olarak Allah'tan diliyorum ki, bu yazıyı müslümanlar, Kur'anın Bayrağı ve İslâmın gölgesi altında zahirdeki izzetlerine sağlıklı yaşamlarına ve hakiki saadetlerine dönmeleri için İslâm Davetini taşımalarına açıkça itici bir vesile kılsın. Ki müslümanlar insanlar için çıkarılmış hakiki anlamda "Hayırlı bir ümmet" olsunlar ve dünyadaki bütün ümmetler arasındaki liderlik mevkiine tekrar dönsünler...

    "De ki;'çalışın, çünkü yaptıklarınızı Allah da Resul de, mü’minler de görecektir. Hepiniz, mutlaka gaybı ve hazırı bilenin (Allah'ın) huzuruna çevrileceksiniz ve o zaman ne yapmış olduğunuzu 0 size haber verecektir.(Tevbe 105)

    YanıtlaSil
  2. Kur'anın Bayrağı ve İslâmın gölgesi altında zahirdeki izzetlerine sağlıklı yaşamlarına ve hakiki saadetlerine dönmeleri için İslâm Davetini taşımalarına açıkça itici bir vesile kılsın. Ki müslümanlar insanlar için çıkarılmış hakiki anlamda "Hayırlı bir ümmet" olsunlar ve dünyadaki bütün ümmetler arasındaki liderlik mevkiine tekrar dönsünler...

    "De ki;'çalışın, çünkü yaptıklarınızı Allah da Resul de, mü’minler de görecektir. Hepiniz, mutlaka gaybı ve hazırı bilenin (Allah'ın) huzuruna çevrileceksiniz ve o zaman ne yapmış olduğunuzu 0 size haber verecektir.(Tevbe 105)

    YanıtlaSil