27 Nisan 2015 Pazartesi

KREDİYLE EV ALMAK CAİZ Mİ GÜNÜMÜZDE BAZI. MÜSLÜMANLAR ZARURET'TEN DOLAYI BANKADAN FAİZLE PARA ALINABİLECEĞİNİ SÖYLEMEKTEDİRLER. BUNA GÖRE;



KREDİYLE EV ALMAK CAİZ Mİ
GÜNÜMÜZDE BAZI. MÜSLÜMANLAR ZARURET'TEN DOLAYI BANKADAN FAİZLE PARA ALINABİLECEĞİNİ SÖYLEMEKTEDİRLER. BUNA GÖRE;
- Zarureti izah eder misiniz?
- Maslahat nedir, nerede kullanılır?
- Bir Müslüman zaruretten dolayı mescit, ev, veya araba gibi şeyleri almak için faizle kredi çekebilir mi?
-Bir Müslüman yıllık paranın değer kaybını (enflasyon) borç verdiği kimseden paranın
anası ile birlikte enflasyon farkı olarak alabilir mi?
CEVAP:
Allah'uTeala şöyle buyurmaktadır: "O size ölüyü, kanı, domuz etini ve bir de Allah'dan başkası için kesileni kat'i olarak haram
kılmıştır. Acak kim mecbur kalırsa, saldırmak ve sınırı (zaruret miktarını) aşmamak şartıyla (hayatta kalmak için yemesinde) üzere günah yoktur. Çünkü Allah bağışlayandır, merhamet edendir. (Bakara173 )
Ölü, kan, domuz ve Allah için kesilmeyen hayvanların etlerinin yenmesi kesin bir
şekilde haram kılındı.
Zaruret ise, yemek için helal bir şey bulunmaması ve hayatta kalabilmek için
yenmesidir. Bu hüküm özel hükümdür. Her şey için genelleştirilemez. Çünkü, böyle
bir durumda ölüm söz konusudur ve az bir miktar (hayatta kalabilmek için) yenilebilir. Belki bir saat geçmeden helal şey bulabilir.
Bu hâl genellikle çölde veya buzlu (karlı) bölgelerde düşünülebilir. Ormanlık yerlerde, şehirlerde, köylerde ve meskun yerlerde helal bitki ve hayvanlar bulunur. Aç kalınca, parası yoksa ve yiyecek vermek istemiyorlarsa onlardan zorla alınmasına şeriat cevaz vermiştir.
Böylece, 'zaruret'in anlamı; sırf hayatta
kalabilmek için helal şey bulunamayınca, az bir miktarın yenmesidir.
Bu duruma göre,kira ile oturan kimse ev sahibi olmazsa ölür mü?! Tabiki ölmez.
Öyleyse, bu tür kimselere ev sahibi olmak için yedi büyük haramlardan biri olan riba
(faiz, nema) nasıl helal kılınıyor? Bunun için bir ruhsat veya özel bir hüküm gelmedi. Burada kesinlikle 'zaruret' söz konusu değildir.
Cami alabilmek için faiz almaya yanaşan kimseler hangi zarurete dayanıyorlar?! Caminin maliki olmasalar ölürler mi?! Üstelik namaz her yerde kılınabilir. Bir yer kiralanabilir. Hiçbir yer bulunamasa dahi, evlerde kılınabilir.
Resullullah (S.A.V) İslam Devleti'ni tesis etmeden hiçbir cami yapmaya yanaşmadı. Avrupa'da hemen hemen her şehrinde bir çok cami varken,her grubun ayrı cami almak için faiz almaları ne zaruret ne de ihtiyaçtır.
Maalesef cami yapmak amacı ile faiz alan kimse veya kimseler, yarın-öbür gün diğer bir ihtiyacını gidermek için faizle kredi almaya yöneleceklerdir.
Müslümanlardan bazıları da 'maslahat' diye bir bahane bulmaya çalışıyorlar. Maslahat sözcüğü selühe, sâlih sözcüklerinden türemiştir. Salih olan, iyi olan demektir.
Allah'u Teala bir çok ayete salih amelin yapılmasını emrediyor ve imandan sonra
salih amel yapanların cennetlik olduklarını bildiriyor. Salih amel, iyi olan ve Allah'ın helal kıldığı iştir. Allah'ın kabul ettiği işlerdir. Farzlar, mendublar (sünnetler) ve mübahlar, helal dairesine girer.
Bunları yapan kimse salih amel yapmış olur. Maslahattan kasıt bunlardır. İnsan farz veya mendub veya mübah iş yaparsa maslahatı gerçekleştirmiş olur. Buna göre şu şer-i kaide yerleştirildi! "Şeriatın hükmü neredeyse maslahat oradadır" bunun tersi mefsedettir (fasittir). Fesede, fasit bozuk demektir.
Kuranda fasid, mufsid, fasidler, müfsitler, olarak geçmektedir (haram işlemektir) . Buna göre, haram işler maslahat olmaz, mefsedettir. Maslahata ulaşmak için haram işler yapılmaz. Ev almak mubah, cami almak mendubtur.
Bu mübaha veya o menduba ulaşmak için asla haram yolllara baş vurulmaz. Şeriat, bunun için ruhsat vermedi.
Ruhsat şer-i hükümdür, onun şer-i delili
olmalıdır. Yoksa insan menfaatine veya heva ve hevesine göre maslahatı tayin edemez. Allah'u Teala insanların menfaatine göre bu ruhsatı verseydi,faizi haram kılmazdı. Çünkü insanlar bunda menfaat görürler. Hatta, Allah'u Teala faizi haram kılınca arablardan kafir olanlar şöyle dediler:
"Niye faiz haram oluyor,halbuki Faizde tıpkı alış- veriş gibidir". Onlara Allah'u Teala sebep göstermeden faizin haram olduğunu ve alış- verişin helal olduğunu açıkladı. (bknz. Bakara 275)
Zaruret; insanın 'ölmek üzere' olduğu durumda geçerlidir. Bunun dışında kalan durumlar zaruret olmaz. Bu durumda
hayatını sürdürebilmek için az miktar bir şey yiyebilir. Ev, cami, arsa, araba vs. gibi şeyler hiç bir zaman zaruret konusuna dahil olmaz. Bu şeylerin sahibi olmazsa, ölmez. Faizi yemekte/yedirmekte hiçbir zaman maslahat olmaz. 'Gayeye ulaşmak için haram vasıta hiçbir zaman helal olmaz.' Temiz gaye veya maslahata (mubah,mendub ve farz) ulaşmak için helal ve temiz vasıta kullanmak farzdır.
"Pislikten ancak pislik çıkar." (Araf 58)
Para değerinin düşmesine (enflasyon) karşı fark almak haramdır. Çünkü, borç olarak ne vermişsen aynısını alacaksın. Her malın değeri yükselebilir, düşebilir. Borç alarak altın versen ancak aynı altının miktarını ve ayarını alırsın. Oysa, bir sene sonra altının değeri düşebilir, yükselebilir. Gümüş içinde aynı şey geçerlidir. Buğday, mısır, hurma,arpave diğer maddeler içinde aynı hüküm geçerlidir. Resülullah (S.A.V) döneminde de malların değerleri ve fiatları yükseliyor ve düşüyordu. Oysa Resülullah (S.A.V) değer kaybı karşısında fark almay haram kıldı ve "borç olarak altın verirsen ancak aynı miktar altın al, gümüş verirsen aynı miktar gümüş al, buğday verirsen ancak buğday al" diyordu.
Allah'u Teala şöyle buyuruyor: "Sadece sermayenizi alın, ne zalim olursunuz ne mazlum olursunuz" (Bakara 279)
Her çeşit paranın (Dolar, Mark, Euro, Türk
Lirası vb) düştüğü ve yükseldiği görülmekte. Belki, biri diğerinden fazla düşer. Hatta altın dolara karşı çok düşüktür. Bütün bunların sebepleri siyasi ve ekonomik hadiselerdir. Mallarda aynı şekilde düşüyor ve yükseliyor. Belki bazıları Türk Lirasının aşırı şekilde değer kaybediyor olmasından dolayı bir bahane bulup 'enflasyon farkı' adıyla faiz
almak isteyebilirler.
Fakat, onlar için bu duruma cevaz veren her hangi bir hüküm veya ruhsat yoktur. Altınla muamele yapmış olsalar bile, onunda değeri düşer veya yükselir.
Resulullah (S.A.V) döneminde bir sene fiatlar aşırı şekilde yükseldi. Resulullah (S.A.V) ne fiatları sınırlandırdı, ne faize müsaade etti ne de değer kaybına veyayükseliş karşısında fark almaya müsaade etti. Resülullah (S.A.V) iki satış anlaşmasını bir anlaşmada
yasakladı. Bunun manası, bir fiat üzerinde anlaşma olunca ilerde bunun üzerine 'fazlalık' almak üzere anlaşmaktır.
Herhangi bir nedenle sermaye üzerine 'fazlalık' alma şartını haram kıldı. Çünkü,
o dönemde malların değeri düşebiliyordu. Bazıları Dar-ul Harpte faiz yenmesi caizdir diyorlar. Bu yanlıştır.
Diyorlar ki Hanefi mezhebinde mevcuttur, şu hadisi ortayaatıyorlar. "Dar-ul Harbte Müslüman ile harbi (düşman) arasında riba (faiz) yoktur"
1- Bu hadis meçhuldür. Hiçbir hadis
kitabında bulunmaz ve bu açıdan reddedilir. Ancak, bazı Hanefi fıkıh kitablarında bulunur. Hem de imam Ebu Yusuf bunu reddetti. Bunu Ebu Hanefi'ye dayandırma doğru değildir. Yine Ebu Hanifi'yle alakası bulunmayan ve ona dayandırılan bazı şeyler de mevcuttur.
2- Bu hadis mürseldir. Sahabenin ismi
geçmiyor. Tabiinden Resul (S.A.V) e
dayandırılıyor. Sahih, hasen ve haberi ahad gibi hadislerde geçenler mürsel hadisten
kuvvetli olurlar. Onlarlaçelişirse mürsel hadis reddedilir, haberi ahad, sahih ve hasen hadisler ona tercih edilir. Bu mürsel hadis bunlarla çelişir. Çünkü, hiçbir sahih veya hasen hadis,faize cevaz vermiyor. Hepsi faizi haram kılıyor, kötülüyor, faizi yiyen- yediren, vekilleri ve şahitleri lanetliyor. Faizin en küçüğünün; "Kabe yanında kişinin annesiyle zina yapmak kadar" haram olduğunu gösteriyor.
3-Bu hadis muhkem ayetlerle çelişir. Kur'an'da son ayet faizi haram kılan ayettir. Son hadis 'Veda Hutbesi'nde faizi haram kılmıştır.
4-Bu hadis varsa, bu ayetten önce söylenmiş olmalıdır. Ve 'Veda Hutbesi'nde söylenen hadisten önce söylenmiş olmalıdır. O zaman nesh edilmiş olur. "La Riba", riba yoktur. Bunun manası riba haramdır demektir.
Çünkü La: hayır veya yok demektir. Bu nefi edatıdır. Allah'u Teala şöyle buyurmaktadır:
"Hacda kadınlarla ilişki kurmak yoktur,
fasıklık yoktur ve cedelleşme yoktur. "(Bakara197)
La (yok) "söz konusu değildir" diyebiliriz. Hadis, "Dar-ul Harbte riba yoktur!" "riba söz
konusu değildir" diye açıklanabilir.
O zaman bu ayeti nasıl açıklayacağız?!
Hacda kadınlarla ilişki kurmak söz konusu değildir, fasıklık söz konusu değildir,
cedelleşme söz konusu değildir!? bu hususlar mübah kılınabilir mi?!
5- Dar-ul harbte Müslüman ile harbi arasındaki meselede ise, bu meçhul hadiste harb sözcüğü ise savaşcıdır. Demek ki fiili savaşan kimsedir. Fiili savaşan kimsenin malı ve canı helaldır.
Bu nedenle, Ebu Hanifenin buna cevaz verdiğini söylüyorlar. Mesele faiz meselesi değil, bir harbinin malını almak demektir.
Hem de Ebu Hanifiye göre harbiye kazandırmak caiz değildir. Ondan kazanmak caizdir. Halbuki faiz ile borç alanlar kafirlere kazandırıyorlar!?
Aynı anda harbi olmayanlardan almak
caiz değildir. Bu durumda Almanlar harbi midir!? değildir. Onlarla fiili savaş yoktur. Harbi iseler onları öldürmeye kalkışsınlar bakalım!? Çünkü, harbinin kanı ve malı
helaldır.
Türkiye halkı harbi midir? Yoksa onlar birbirine harbi'midir ki birbirlerinden ve
bankalarından faiz yesinler veya birbirlerine faiz yedirsinler?!
Dar-ul harbi Dar-ul İslam'a çevirmek için çalışmak farz değil midir?
Maalesef herhangi bir menfaat/para söz
konusu olunca hemen dar-ul harbten söz etmeye başlıyorlar. Peki, dar-ul harb kavramı ile yola çıkanlar, onu emellerine alet edenler, neden dar-ul harbi dar-ul İslam'a çevirmeye çalışmıyorlar?! Darul harb-i dar-ul İslama çevirmek için çalışmak farzdır. Çalışmayan günahkar olur. Dar-ul İslam'ı tesis etsinler ki İslam Devleti onlara faizsiz borç versin. Çünkü, şer-i hüküm beyt-ül maldan devletin
teba'asına faizsiz borç vermeyi gerektirir.
Allah'ın Selam'ı hidayete tabî olanların
ve O'nun rızası için çalışanların üzerine olsun.


(HilafetDergisi115/Soru-Cevap)

3 yorum:

  1. Eğer herhangi bir nedenle bir kredi ihtiyacınız var mı? Bir ekonomik şimdi bize
    1.000 $ minimum ve maksimum% 3 Faiz Oranında Kredi Teklif
    $ 50,000,000,00 ve ilgi varsa bize de temasa geçiniz olmalıdır:
    james.ben002@hotmail.com fazla bilgi için.

    Sen doldurun ve böylece bize aşağıdaki ayrıntıları göndermek için gerekli
    Biz kredi ile devam edebilirsiniz
    işlem.

    Adınız:
    Adres:
    Devlet:
    Ülke:
    Cinsiyet:
    Yaş:
    Kredi miktarı:
    süre:
    aylık gelir:
    Telefon numarası:
    Kredi amacı:

    james.ben002@hotmail.com

    Teşekkürler, biz olarak en iyi dileklerimle acil yanıt bekliyor.

    Bay James. Ben

    YanıtlaSil
  2. İyi günler,

    Biz 50 yıl geri ödeme süresi bir yıl içinde% 2 gibi düşük ve dünyada her yerde çok düşük yıllık faiz oranları ile özel, ticari ve bireysel krediler sunuyoruz. Biz herhangi bir miktar krediler sunuyoruz.

    Bizim kredileri de maksimum güvenlik için sigortalı bizim önceliğimizdir. Bir okunaklı kredi borç veren nasıl endişe geceleri uykularım var mı? hızlı şekilde çivi ısırma? Bunun yerine çivi bahis, zafer bizim görevimizdir bir çözüm bulmak için, şimdi yardım uzmanları, kredileri kötü kredi geçmişi durdurmak Richardson Clifford Kredi Şirketi (Kredi Services) başvurun.

    e-posta ile bana başvurmalısınız ilgilenenler:
    alacaklının Adı: Mr. Mark
    Borç veren e-posta: richardsoncliffordloaninvestment@hotmail.co.uk

    YanıtlaSil
  3. Firmamız 42 milyonun üzerinde abonesi oluşan dinamik, online sistem çalışır. Kullandığımız Bu online teknoloji bize onlar kredinin her türlü ararken ağımıza en iyi, tercih edilen seçenek sunma yeteneği verir. Daha fazla bilgi için (freedomloanconsultant@gmail.com): E-posta

    Ben 17:00 Pasifik saati 8:00 ofis içi duyuyorum. Daha fazla bilgi için (freedomloanconsultant@gmail.com): E-posta

    Saygılarımla,

    YanıtlaSil